Kanada seçimlerinde Trump gölgesi
Kanada Başbakanı Mark Carney, çarşamba akşamı düzenlenen Fransızca başkanlar tartışmasında, yaklaşan seçimlerin en değerli sorusunun “Donald Trump ile en âlâ kim başa çıkabilir” olduğunu söyledi. Muhalefetteki Muhafazakâr Parti başkanı Pierre Poilievre ise on yıllık Liberal Parti iktidarının sona ermesi gerektiğini savunarak Carney’i selefi Justin Trudeau’ya benzetti. Carney bu benzetmeye “Sayın Poilievre Justin Trudeau değil, ben de değilim. Bu seçimde asıl sorun, Trump’a karşı kimin duracağıdır” karşılığını verdi.
Bu tartışma, Carney’nin Mart ayında Liberal Parti liderliğine seçilmesinden bu yana Poilievre ile yaptığı birinci direkt müsabaka oldu.
TRUMP’IN TEHDİTLERİ CARNEY’E YARADI
Donald Trump’ın Kanada’ya karşı başlattığı ticaret savaşı ve Kanada’yı ABD’nin 51. eyaleti yapma tarafındaki sert açıklamaları, ülkede büyük reaksiyona yol açtı. Kanadalılar ortasında yükselen milliyetçilik hisleri, Carney’nin liderliğindeki Liberal Parti’nin anketlerde süratle yükselmesini sağladı. 28 Nisan’daki seçim öncesinde yapılan son Nanos anketine nazaran, Liberaller Muhafazakârların sekiz puan önüne geçmiş durumda. Meğer Ocak ayında yapılan ankette bu fark tam bilakis 27 puan Muhafazakârların lehineydi.
Bu değişimde Carney’nin ekonomik vurgusu da tesirli oldu. Tartışma sonrası düzenlenen basın toplantısında, Carney kendisini Trudeau’dan ayıran en kıymetli farkın “ekonomiye çok daha fazla kıymet vermesi” olduğunu söyledi. “İçinde bulunduğumuz kriz ortamında ekonomiyi büyütmeye odaklanmak bir tercih değil zorunluluktur” diyen Carney, liderlik anlayışını bu temel üzerine kuruyor.
QUEBEC’TE OY SAVAŞLARI
Tartışma, yüklü olarak Fransızca konuşulan Quebec eyaletinin en büyük kenti olan Montreal’de gerçekleşti. Quebec, Avam Kamarası’ndaki 343 sandalyeden 78’ine sahip olması nedeniyle seçimlerde belirleyici rol oynayan bir bölge. Carney’nin Quebec’teki yükselişi, ayrılıkçı çizgideki Bloc Québécois Partisi’nin oy kaybı yaşamasına neden oldu. Parti önderi Yves-François Blanchet, tartışma sırasında Carney’nin Trudeau’dan farklı olmadığını, partinin ve bakanların birebir kaldığını savundu.
Ancak kamuoyu bu görüşe katılmıyor üzere görünüyor. Carney’nin liderliğe gelişi, halkın Liberal Parti’ye olan bakış açısını da değiştirdi. Trudeau’nun başbakanlık periyodunun sonunda artan besin ve konut fiyatları ile göçmen artışı, partinin popülaritesini zayıflatmıştı. Lakin Trump’ın Kanada’ya karşı takındığı tehditkar tavır, seçmenleri bir ortaya getirdi ve Carney’nin teknokratik ve iktisat odaklı liderliği, bu atmosferde daha çok karşılık buldu.
SİYASET SAHNESİNDE HOKEY ETKİSİ
Montreal Canadiens’in Carolina Hurricanes ile oynadığı kritik NHL maçı, tartışma saatinin iki saat erkene alınmasına neden oldu. Bu durum, Kanadalı seçmenlerin hokeye olan ilgisini ve sporun siyaset üzerindeki dolaylı tesirini tekrar gündeme getirdi. 2011 seçimlerinde de emsal bir durum yaşanmış, dönemin Bloc lideri Gilles Duceppe, bir maç nedeniyle önderler tartışmasının ertelenmesini istemişti ve bu talebi kabul görmüştü.
Kanada, Trump’a karşı savunma harcamalarını arttırıyor
İNGİLİZCE TARTIŞMA GECESİ
Fransızca tartışmanın akabinde gözler artık Perşembe akşamı yapılacak olan İngilizce önderler tartışmasına çevrildi. Bu oturum, Carney’nin İngilizce konuşan seçmenlerle direkt irtibat kuracağı birinci büyük sahne olacak. Liberal Parti’nin yükselişini sürdürebilmesi için bu tartışmada da üstünlük kurması kritik ehemmiyet taşıyor.
Donald Trump’ın Kanada siyasetine direkt tesir ettiği bu seçim sürecinde, ülkenin mukadderatı yalnızca iç politik aktörlerle değil, dış dinamiklerle de belirleniyor. Ve bu dinamikler, Carney’yi şu ana dek avantajlı bir pozisyona taşıdı.
