Hasan Can Kaya’dan Gülse Birsel’e olay gönderme! Kırdı geçirdi
Hasan Can Kaya, Gülse Birsel’in Vural Çelik paylaşımını lisanına doladı.
VEDASI REAKSİYON ÇEKMİŞTİ
Vural Çelik’in cenazesine katılmadığı üzere Gülse Birsel yaptı veda paylaşımında birçok sefer Vural Çelik’i eleştirerek reaksiyon topladı. Gülse Birsel gelen reaksiyonlar üzerine Vural Çelik’i övüyor mu yeriyor mu belirli olmayan paylaşımını silmek zorunda kaldı.
GÜLSE BİRSEL’İ LİSANINA DOLADI
Konuşanlar programı ile fırtınalar estiren Hasan Can Kaya ise programının yeni kısmında konuklarını konuştururken Gülse Birsel’e göndermede bulundu.
“GÜLSE BİRSEL’İN VEDASI ÜZERE OLMADI MI?”
Programın bir yerinde “Bir evlilik bir insanı lakin bu kadar öldürür” diyen Hasan Can Kaya evvel “Gülse Birsel tahminen seninle ilgili bir yazı da yazar” diyerek mevzuyu Gülse Birsel’in Vural Çelik iletisine çekti. Akabinde yaptığı sözlerle de Gülse Birsel’in bu paylaşımı ile çok da inandırıcı olamadığını espriler ortasında vurgulardı. Kelam alan konuğun söylediklerini pek de inandırıcı bulmayan Hasan Can Kaya, “Aşırı inandırıcı değil mi? Gülse Birsel’in vedası üzere olmadı mı?” cümleleri ile Gülse Birsel’i yerden yere vurdu.
SOSYAL MEDYA HESABINDAN VEDA ETMİŞTİ
Gülse Birsel ‘veda’ paylaşımında şu sözlere yer vermişti:
“Kendi sözlerimle veda. Birkaç yıldır cenazelere gidemiyorum. (Çözmem gereken, anksiyeteye misal bir durum.) Bence cenazeler, dini merasim kısmını farklı tutarsak vefat edenle anıların hatırlanması, yad etmek, veda etmek için vardır. Ben bunu, yazarak yapacağım. Anılarım olan bir iş arkadaşımı çok erken kaybettim. Şaşkın ve üzgünüm. Vural Çelik Avrupa Yakası’nın ikinci döneminde tek kısımlık bir rol için gelmişti: Kubilay. Çok tatlı bir performans gösterdi.”
“ŞAHSINA MUNHASIR BİRİYDİ”
“Aşk üçgeni de çok güzel çalıştı. O hafta üst kata yapımcıya çıkıp “Mümkünse ben bu karakteri sık sık, hatta tahminen her kısım yazmak istiyorum” dedim ve Vural 4 takıma katılmış oldu. Nevi şahsına münhasır biriydi. Setin çocuğu üzereydi. Herkese kendi kendine küser, nedenini bilmediğimiz bahislere alınır, sonra barışmak için armağanlar isterdi. Bu armağan konusu setin latifesi haline geldikçe “Bu hafta bana ne alıyorsun Gülse?” cümlesiyle girmeye başlamıştı stüdyoya. Güldüğümüz, keyfi yerinde olsun diye daima kollamaya çalıştığımız bir çocuksu ruhtu.”
“BANA VE ENGİN GÜNAYDIN’A ÇOK NAZI GEÇERDİ”
“Özellikle bana ve Engin Günaydın’a çok nazı geçerdi. Sette biraz da bizi güldürmek için daima oynadığı bir “Mağdur persona”sı vardı. Şenay Gürler’le bir kahve içmeye mi çıkıyoruz, “Vaay olağan sosyete bizi davet etmez”! “Ya kardeşim iki kız dedikodu yapacağız, sen niçin geliyorsun?” “Yok yok ben garibanım aslında beni çağırmazsınız, bir kahve ısmarlamazsınız bu yoksula, ben hangi parayla kahve içeceğim” filan derken bu sefer abarttığını fark edip onu gülme tutardı.”
“VURAL NEFİS OYNADI”
“Setin klâsik şakalarından biri böylelikle inşa edildi. Ve ben bu dinamikten “Zenginliğine karşın daima mağdur daima ezik Gülenay” karakterini yazdım. Vural da nefis oynadı. Birinin bizi durduramadığı günlerdi.2008’de, son döneme girerken, ayrılmak istediğini söylediğinde ben de dahil birkaç oyuncu arkadaşım vazgeçirmeye çalıştık. Fiyat, çalışma saatleri, senaryodaki yeri üzere şikayetleri vardı. Yapımcılarla konuşup, bana alıngan tonlu bir bildiri atarak ayrıldığını söyledi ve teşekkür etti. Tahminen benim daha da ısrar etmemi bekledi, bilmiyorum. Keşke son dönemde da birlikte oynasaydık.”
