Yeniçağ Gazetesi: Pazara alışverişe çıkan isyan ediyor!
Yeniçağ Gazetesi’nin bugünkü manşeti…
Gazetemizi okumak için tıklayınız…
VATANDAŞIN ORTAK İSYANI: GEÇİNEMİYORUZ
Pazarda fiyatları gören vatandaş reaksiyon gösterdi: “Devlet büyükleri gümbür gümbür para harcıyor, biz borçla şatafat içinde yaşıyoruz”, “14 bin 500 lirayla geçinemiyoruz. Şu üzerimdeki 4 yıllık mont, pantolon 3 yıllık, ayakkabıyı da oğluma verdi.
Alibeyköy Pazarı’nda alışverişe gelen vatandaşlar, iktisatta düzgüne gidiş ola cağına ait umutlu olmadığım belirtti. Bir vatandaş “Umudum yok. Düşünce büyük” derken, bir öteki vatandaş ise, “Gitgide daha berbata gidiyor, uyguna gitmiyor. Cebimizde demetle parayła geziyoruz fakat hiç bir şey alamıyoruz” halinde cevap verdi.
Pazara alışverişe gelen iki kardeşten biri “Çok umutlu değilim. Ekonomik kaideler çok zorluyor insan, kiralar, market alışveriş işleri, faturalar bunlar hayli zorluyor” derken başkası ise kız kardeşinin kelamlarına katılmadığını söyleyerek, “Harcarken ekonomini düşünmüyoruz, sonra da geçinemiyoruz diyoruz. Kendi adıma düşünürsem, önemli manada zorlandığımı düşünmüyoruz” diye konuştu. Pazara alışveriş yapan ve bilgisayar mühendisiliği okuduğunu söyleyen bir genç, “Daha var almak istediklerim lakin fiyatlara baktım ve vazgeçtim” diyerek, bir öğrenci olarak fikirlerini şöyle aktardı: “Onların’ dediklerine nazaran, onu alma, bunu yapma, oraya gitme buraya gitme diye hayatımı geçiriyor olsam pek sorun yaşamam lakin bu zamanda bence o denli bir ihtimal yok. Bir kahve içmeye gidiyorum mesela, 250-300 lira rahat gidiyor. En son sinemaya ne vakit gittiğimi hatırlamıyorum mesela. En son ne vakit hoş bir yerde oturup eğlendiğimi hatırlamıyorum. Gitsem de, en ucuz yer burada mı diye geçiyoruz genelde. Üzücü bir durum ve ne yapabiliriz bilmiyorum açıkçası. Allah sonumuzu âlâ etsin”
Bahri Bilal isimli vatandaş da. “Gidişat umutlu göstermiyor. Geçinemiyoruz. 14 bin 500 lirayla nasıl geçinilir? Şu üzerimdeki 4 yıllık mont, pantolon 3 yıllık, ayakkabı belirli aslında, o da oğlumun verdiği ayakkabı Yani ayakkabı alamıyorum düşünün” derken, bir diğer vatandaş, “Enflasyonun düşeceğine umudum yok. Istırap buyük. Gidişat daima berbata gidiyor, uyguna gittiğini hiç görmüyoruz” dedi. Bir vatandaş ise “Gitgide daha berbata gidiyor. Paranın bedeli ölüyor. Cebimizde demetle parayla geziyoruz fakat hiçbir şey alamıyoruz. Dar gelirli aile için şu devir çok sıkıntı bir dönem” sözlerini kullandı.
Şerif Berdici isimli vatandaş da şunları söyledi: “Enflasyon düşmüyor. Bu döviz kuruyla maliyetleri düşürmeleri mümkün değil. Bugün gerçek adımlar atılsa, tahminen bir seneye rahatlamaya başlarlar. Fiyat artış suratı yavaşlıyor fakat fiyatlar artmaya devam ediyor. Enflasyon düşmesi aldatıcı bir tabir. Fiyat artışı devam ediyor. Yılda yüzde 40 artmıyor da yüzde 30 artıyor fiyatlar. Lakin artıyor yeniden. Alışverişin azalması lazım enflasyonu düşürebilmeniz için. Alışveriş tam gaz devam ediyor, borçla harçla beşerler bir formda alışveriş yapıyorlar. Bunun bitirilmesi lazım bir formda. Ancak devlet büyükleri gümbür gümbür para harcayınca, vatandaşı ikna edemezsiniz iktisatta bir çarpıklık olduğuna. Şu anda borçla şatafat, içinde yaşıyoruz. Yöneticilerin tasarruf etmelerini beklemiyorum, o denli bir anlayış yok onlarda.” Bir vatandaş, “Yarı aç, yan tok geçiniyorum. Ne yapacaksın” derken, Damla Tarhan da “Gittikçe daha berbata gidiyoruz. Şad değilim açıkçası” diye konuştu. Zuhsal Aksay isimli vatandaş “Ekonomik koşullar çok zorluyor insanı, kiralar, market alışverişleri, faturalar bunlar epey zorluyor. Yeni emekli oldum. Şu anda olağan geçiniyorum, birikmiş param vardı o yüzden. Olağan kurallarda bu parayla geçinemem” dedi. Hatice Güler Fettahoğlu, “Şu an ekonomik olarak kimi ıstıraplar elbette var günümüzde ancak insanların toplumsal yaşantıları da ekonomik masraflara nazaran çok fazla. Bu manada, harcarken iktisadımızı düşünmüyoruz, sonra da geçinemiyoruz diyoruz. Ben kendi adıma zorlanmıyorum. Kendi harcamalarımla, kendi gelir seviyemle çok zorlanmıyorum. Bu şahıstan bireye farklı olabilir, aile yapıları, ge-niş aile, dar aile, bunlara nazaran farklılık gösterebilir. Fakat kendi adıma düşünürsem, önemli manada zorlandığımızı düşünmüyorum” tabirlerini kullandı.
Osman Ağıl da “Enflasyon düşüyor diyorlar da, hiçbir şeyin düştüğü yok. Bize yansımıyor. Ne vakit bize yansır, değerli olan o. Ben yorumcuları dinliyorum, bize 4-5 sene sonra yansıyacakmış enflasyonun düşmesi. Sıkıntı yani. Ben kılı kılına geçiniyorum” dedi.
